Pek çok kişinin tarih kitaplarından bildiği Alsas-Loren bölgesinde bulunan Colmar, bölgenin tüm güzelliklerini içinde barındıran minik bir şehir.
Şehrin içinden geçen Ren Nehir boyunca dizili, 1200’lerden kalma rengarenk tarihi binalar sayesinde şehre hemen ısınıveriyorsunuz.
67.000 nüfusu ile bir ‘kır kasabası’ atmosferine sahip olan Colmar, Almanya ve İsviçre’nin yakınında; Ren, Strazburg ve Mulhouse arasında bulunmaktadır.
Şehir, ziyaretçilerine olağanüstü mirasıyla 1.000 yıllık Avrupa tarihi hakkında büyüleyici bir bakış açısı sunuyor. Zamanın yıkımlarından harika bir şekilde korunmuş olan homojen tarih merkezi, “korunan alan” olarak sınıflandırılmış ve dikkatli bir restorasyon süreci ile 25 yılı aşkın süredir devam eden iyileştirmelerden yararlanmıştır.
Heykeltıraş Bartholdi ve New York’taki ünlü Özgürlük Anıtı’nın babası, Alsas’ın ünlü ressamı Hansi bu kentin rengarenk evlerinde dünyaya gelmiştir. Özellikle çocuklarınızla yapabileceğiniz bir şeyler arıyorsanız Oyuncak Müzesi’ni görmenizi veya Isenheim Altarpiece’ı hayranlıkla keşfetmek üzere Unterlinden Müzesi’ni ziyaret etmenizi öneririz.
Yüzlerce yıllık yarı ahşap evlerin, güzel kanalların ve gelişen kent merkezinin bulunduğu şehrin sokaklarında yürürken kendinizi bir filmde gibi hissedeceksiniz. Şehrin kaliteli restoranlarından ve kaliteli yerel ürünler satan dükkanlarından da faydalanabilirsiniz.
Colmar’a gitmek için uçakla Fransa, Almanya ve İsviçre’nin tam ortasında bulunan Basel Mulhouse Havaalanı’na gidilebilir. Buradan otobüsle Basel merkezine giderek tren istasyonuna ulaşabilir ve ardından trenle 45 dakika gibi bir sürede Colmar’a gidebilirsiniz. Bunun dışında yine Basel Havaalanı’ndan araba kiralayarak rahat bir yolculuk yapabilirsiniz.
Küçük Venedik (Petite Venise-Little Venice) Colmar’ın en turistik bölgesi. Ren Nehri’nin alt kolu olan Lauch Nehri boyunca rengârenk orta çağ evleri dizili ve bu evlerin pek çoğu, kendi renkleri yetmezmiş gibi rengarenk aksesuarlarla süslenmiş. Şehrin Arnavut kaldırımlı, kıvrımlı sokakları ve su kanalları da adeta bu evlerle iş birliği yapıyor. Bu kanallarda gondol turlarına çıkmak mümkün. Binalardan bazıları restorana, bazıları markete ya da hediyelik eşya mağazasına çevrilmiş durumda. Turistik bir kasaba olmasına rağmen, ziyaretçilerin üzerinde baskı kuran bir havası yok buranın. Hediyelik eşya almak için bir dükkâna girdiğinizde birisi size illa ki bir şeyler satmak için peşinizde dolaşmıyor.
Her yıl 200.000 ziyaretçi ile Musée Unterlinden, Fransa’daki bölgesel güzel sanatlar müzeleri arasında ikinci sırada yer alıyor. Grünewald’ın şaheseri Isenheim Altarpiece’ı görmek için dünyanın dört bir yanından ziyaretçiler geliyor. Burada müzenin resim, heykel ve diğer eserlerden oluşan koleksiyonlarını, dekoratif sanat eserlerini, halk sanatı ve geleneklerini, modern sanat ve arkeolojik eserleri de keşfedebilirsiniz.
Hareketli Oyuncak Müzesi ve model trenler, Colmar Şehri, Georges Trincot’un ana koleksiyonunu devraldığında ortaya çıkmış. Oyuncak otomobiller, bebekler, arabalar, tekneler, uçaklar, buharlı motorlar… Müze aynı zamanda bilgisayarlı kukla gösterisi The Fox and the Stork’u Alsas dekoruyla yeniden canlandırıyor.
Auguste Bartholdi’nin (1834- 1904) doğduğu ve eski Colmar kentinin kalbinde bulunan ev, sanatçıya ithafen sembolik bir müze barındırıyor. Üç kat üzerine yayılmış odalarda, çeşitli kentlerdeki anıt modeller sergileniyor. Müzede Bartholdi’nin başyapıtlarının orijinal modelleri, New York Özgürlük Heykeli ve Belfort Aslanı için özel yerler ayrılmış. Ayrıca, aile mobilyaları ve kişisel hatıra eşyaları ile birlikte sanatçının yaşam alanlarını ziyaret edebilir, güzel bir Yahudi sanatı koleksiyonuna ev sahipliği yapan ve geçici sergiler sunulan salonu da keşfedebilirsiniz.
Tarihi bir ev olan Maison des Tetes şu anda otel ve restoran olarak işletiliyor. Üzerinde 101 çeşit kafa heykeli olmasından ötürü adına ‘Kafalar Evi’ denmiş. 1609 yılında inşa edilmiş olan bu evin tepesindeki heykel Bartholdi’nin eseri.
1235-1365 yılları arasında inşa edilmiş olan kilisede Gotik mimarinin en güzel örneklerine rastlamak mümkün. Birkaç restorasyon geçiren bu kiliseye en son bakım 1982 yılında yapılmış.
Bölgenin en ünlü lezzeti Tarte Flambe. “Yanık pide” anlamına gelen bu lezzet lahmacuna oldukça benziyor. Bu lezzeti denemenizi öneririz. Aynı zamanda üzüm bağlarıyla ünlü olan bu bölgede Alsas şarabı içmemek olmaz. Bu romantik şehirde, Ren Nehri kıyısında salyangoz, istiridye ve balık yemekleri yiyebileceğiniz pek çok restoran mevcut.
Colmar, “Birkaç renkli bina görür, bir de yemek yer dönerim.” diyebileceğiniz türden bir yer değil, çok daha fazlasını vaat ediyor. Örneğin çok zengin alışveriş caddeleri var. Rue des Marchands bu caddelerden biri. Burası araç trafiğine kapalı, alışveriş hevesine ise sonuna kadar açık bir cadde. Caddenin sonundaki çatal yoldan sola döndüğünüzde de Noel Pazarı sizi bekliyor. Tıpkı bizdeki gibi, Colmar’ın da bir Mısır Çarşısı var. Adı “Covered Market” olan bu çarşı, Küçük Venedik’te, Des Ecoles Caddesi’nde bulunuyor. Baharatlar, peynirler, Alsas şaraplarıyla bezeli bu çarşı, bavulunuzu alıp yola koyulmanız için başlı başına bir sebep. Bölgede kahve içip ayaküstü yemek yiyebileceğiniz yerler de var.